İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu ve Ekibine Yönelik İBB Soruşturması Hakkında Belgeler Ortaya Çıktı

Son günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi hakkında gizli tanık ifadelerine dayanarak reklam ihaleleri konusunda sorular gündeme gelmeye devam ediyor. İddialara göre, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibi, iş insanlarının tutuklanmasına neden olan bu ihaleler ile ilgili açıklama yapmaya zorlanıyor. Danıştay’a kadar giden benzer durumlar ise bakanlıklar nezdinde de sıkça karşılaşılan bir durum olarak öne çıkıyor.

Büyük İhale Skandalı

Gelen bilgilere göre, Danıştay 1. Dairesi 2022 yılında, bir ihale sürecinde yaşanan usulsüzlükler üzerine İçişleri Bakanlığı’nın verdiği soruşturma iznini iptal etti. İhalelerin rayiç bedellerin altında gerçekleştirildiği ancak usule aykırılık bulgularına rastlanmadığı belirtildi. Ancak yıllar sonra, benzer ihale skandalları sebebiyle İmamoğlu ve ekibinin tutuklanması gündeme geldi. Araştırmalar sonucu, İmamoğlu’nun göreve başlamadan önceki dönemde gerçekleşen usulsüzlükler gün yüzüne çıkarıldı. 2018’e ait Sayıştay raporunda yer alan usulsüzlükler arasında 408 adet kule tipi reklam ünitesi, 46 adet vagon ve tramvay reklam ünitesi, otoparklardaki reklam üniteleri, İBB’nin kontrolündeki yol kenarı reklam üniteleri ve ana arterler üzerindeki LED ekranlarının bulunduğu belirtildi.

2005 yılında yapılan ve 2015’te sona eren bir sözleşme, aynı şirketin ecrimisil (tazminat) karşılığında alanları kullanmasına olanak tanıdı. Bu durum, sadece 2018 yılındaki Sayıştay raporunda değil, aynı zamanda 2015-2016 ve 2017 raporlarında da mevzuata aykırı bulgular arasında yer aldı.

Şok Edici Rapor

Belgeler, bu alanların ihale yapılmadan başkalarına tahsis edildiğini ve mevzuata aykırılığın 4 yıl boyunca devam ettiğini ortaya koyuyor. Belediye zarara uğradı ve usulsüzlüklerin devam etmesine rağmen gerekli işlemler yapılmadı. Belediye, 222 milyon 999 bin 532 TL değerinde alacaklı olduğu halde sadece 58 milyon 680 bin TL’sini tahsil edebildi. Geriye kalan 164 milyon TL’lik alacak ise tahsil edilemedi. Tüm bu usulsüzlükler defalarca Sayıştay raporlarında yer aldı, ancak gerekli önlemler alınmadı ve meydana gelen tespitler sonuçsuz kaldı.